SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ: "SAĞDUYU"
- Can Dabager
- 17 Eki 2019
- 2 dakikada okunur
Bugün dinlediğim bir şarkıdan, aslında bir sosyal sorumluluk proje çalışması, size bahsetmek istiyorum. İlk önce projenin adından başlayalım: "SAĞDUYU". Bahadır Tatlıöz, Harun Kolçak, Erkan Oğur, Eşref Kolçak, Erol Büyükburç, Cahit Berkay ve daha birçok sanatçılar. "SAĞDUYU" adlı sosyal sorumluluk projesini 2007, 2008 ve 2010 yıllarında çektiği kliplerle paylaşmaktadır.
Gelelim şarkının bize verdiği mesajlara. Usta oyuncu rahmetli Eşref Kolçak: "Çocuklarımızın geleceği için aklımızı başımıza almamız, daha sağduyulu olmamız gerekmiyor mu artık? Burası bizim yuvamız..." diyor.
Bir şarkıda da Bahadır Tatlıöz: "Hep beraber bu çocuklara istikbal (gelecek) verelim." diyor. İnsanlık için, dünyamız için böyle güzel mesajlar verilmesi ne güzel.
3S KURALI
Size bir kuraldan bahsedeyim. Hepimizin bildiği 3S kuralı: "Saygı, sevgi, sadakat." ama görülüyor ki sadece laftan öte gidememiş.
Etrafınıza bakın. Her gün biraz daha insanlıktan uzak şeyler olmuyor mu hayatımızda? İş yerine geç kalındığı için müdürün seni azarlaması ya da toplu taşıma araçlarında küçüklerin büyüklere yerini vermemesi vesaire. Saygıdan uzak, sevginin olmadığı bir toplum olduğumuz aşikar.
PEKİ SORUMLUSU KİMLER?
En büyük sorumluluk yöneticilerde olduğunu düşünüyorum. Örnek vermek gerekecek olursam daha biz çocuk yaştayken bizi doğru bir şekilde büyütmeye, eğitmeye çalışan anne ve babalarımız vardı veya biz öğrenci zamanlarımızda bize abecenin yanı sıra topluma iyi bir birey olmak için doğruyu öğreten öğretmenlerimiz vardı. Eğer bugünlere iyi bir insan olarak gelmişsek ki çok şanslıyız bunda ebeveyn ve öğretmenlerimizin payı çok büyüktür. Demem o dur ki, yöneticiler her daim bizi doğruya ve iyiye ulaştırmalıdır.
Peki ya öyle mi şimdi? Sırf şan, şöhret ve makam uğruna hiçe sayılmıyor muyuz? Örnekte verdiğim yöneticiler ( anne ve baba, öğretmenler) bugün bize kötü davranmıyor mu? Gazetelerde okuduğumuz, televizyonlarda duyduğumuz haberlerde öğretmenin öğrencisini sadece dersi dinlemediği gerekçesiyle sınıfta öğrencilerin önünde dayak atıp gururunu kırdığını, bir annenin bebeğini çöpe atmasını, babanın kızına tecavüz etmesini gerçekten çok ayıplıyoruz. İleride bu çocukların öz güven sorunu yaşamalarını, bunun da daha birçok sorunun getirdiğini de görmekteyiz.
Ve sonra tabii ki de sorumluluk bizlere geliyor. Yani bu iş en üstten en alta işlemektedir. Bizim ne gibi sorumluluklarımız var diyecek olursam, galiba 3S'den fazlası gerekir: " Merhamet, vicdan..." İşte o zaman her şey daha bir mümkün ve güzel olabileceğini düşünüyorum.
Uzun lafın kısası,
Adalet, vicdan, ahlak kavramlarının içi boşaltıldığı bugünlerde, "Zenginin çok zengin; fakirin ise çok fakir." olup eşitlik kavramının da anlamını yitirdiği bir dünyadayız. İnsanların eşit olmasını beklerken aramıza uçurum koydular. Onu, bunu ötekileştirmekten vazgeçmediler. Toplum olarak yara aldık ve hâlâ yara almaya devam ediyor. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesini ve herkesin "SAĞDUYU"lu
olmasını temenni ediyorum.
TEŞEKKÜR
Bahadır Tatlıöz ve diğer büyük ustalar, sizler sayesinde insanlık adına bir umut ışığı olduğundan eminim, çünkü sizler ruhunuzu sanatla, iyilikle besliyorsunuz ve bu beslediklerinizi de bizlere unuttuğumuz paylaşma duygusunu hatırlatıyorsunuz. Bizlere bu farkındalığı yaşattığınız için sizlere teşekkür ediyoruz. İyi ki varsınız.
Can Dabager
Comments